19 Mart 2020 Perşembe

Çeviri Yazı: Bir Fırtına için Düşünceler


Pek sevdiğim Alain De Botton’un girişimi The School of Life’ın belli başlı konularda yazılar yayınladığı The Book of Life’ta kısa bir yazı okudum. Bu yazıyı eşime dostuma yollayayım istedim ama Türkçesini bulamadım. Malum evdeyiz, vakitten bol bir şey yok, çevireyim dedim. Bu işin profesyoneli değilim, muhakkak bazı hatalar olmuştur. Uyarırsanız düzeltirim. Pandemi günlerinde iyi geleceğini umarım, iyi okumalar.



Kaygı - Bir Fırtına için Düşünceler


KABUL ET: Bizler evrenin gizemli bir şekilde oksijenlenmiş bir köşesinde, mucizevi ve kırılgan bir türüz. Koşullarımızın mutlak hakimi hiçbir zaman olmadık, ve hiçbir zaman olmayacağız, kontrol edilemez muhteşem güçlerin merhametine değişmez şekilde tabiyiz ve buna zerafetle teslim olmalıyız.

RAZI GEL: Olaylar karşısındaki acizliğimize, muazzam beyinlerimizin güçsüzlüğüne, doğanın bizi mecbur bıraktığı alçakgönüllülüğe, mikrobiyal hayatın garipliklerine karşı savunmasızlığımıza.

YOL VER: Tek kırışık barındırmayan hayatlara ve kusursuz yollara dair mükemmellik düşüncelerine. Düzenli olarak, tamamen şaşkına uğratılma beklentisi içinde olmalıyız.

KİŞİSEL ALMA: Bunların hiçbiri yapılırken akılda biz yoktuk. Biz özel olarak seçilmedik. Kurban olabiliriz, ama asla hedef değildik.

SEVGİ: Sevgili incinmiş insanlarımız; benzer şekilde korkmuş ve şaşkın komşularınıza yardım eli uzatın, karşılıklı kırılganlığın her daim şaşırtıcı ve kutsanmış keşfi ile dostluklar kurun.

HİZMET ET: Sevmenin sevilmekten daha zengin ve hizmet etmenin hizmet edilmekten daha tatmin edici oluşundan rahatlama duyun. Yorucu kendini gerçekleştirme arayışına, kesinlikle daha kolay olan şu hedef için bir mola verin: başkalarının rahatlığı ve güvencesi.

KARAMSARLIK: Huzurlu bir zihne, en iyiyi bekleyerek değil, en kötüyü inceleyip, onun korkunç derinlikleriyle barışarak ulaşın. Ele alınmamış boyutlarının dehşetini tüketin. Korkudan kendinizi bıktırın.

TAKDİR ET: Özellikle kuş seslerini, yedi yaş altındakilerin çizimlerini, palmiye ağacı resimlerini, limonları, kumsala ve kucaklaşmalara dair anıları.

GÜL: Karmaşanın saçmalığına; dar ağacı yolunda hayata meydan okuyan mizahta ısrarcı olun.

KENDİNİ AFFETME: Tam olarak arzu ettiğimiz gibi ve umduğumuz kadar sakin ve zeki olamadığımız için. Çoğu zaman çatlak olmak normaldir, ve neredeyse akıllıcadır.

KÜÇÜK ZEVKLER: Her seferinde tek bir gün; mütevazı zevkler için özel bir yer ile: çiçek manzarası, çikolata, sıcak bir banyo, açık fikirli arkadaşlarla kara mizah.


Sadece birkaç yüzbin yılda, varoluşa dair başdöndürücü bir kavrayışa ulaşmış, muhteşem makinalar inşa etmiş ve kendini yetkili konumda zanneden bir türden geliyoruz. İlerleyen saatlerde, biraz korkmuş ve bir süre boyunca çok ama çok küçük hissetme ihtiyacımızı kabul etmemiz gerekebilir.




2 yorum:

  1. Harika olmuş ellerinize sağlık.

    YanıtlaSil
  2. Yasami bile tam olarak sahiplenmekten vazgectigimizde, adeta bir büyüteçle kendimize ve kırılgan yaşamımıza odaklanmaktan vazgeçip bir bütünün sadece ufak bir parçası olduğumuzu ikna olduğumuzda ozgurlesecegiz. Düşmekten korkmayan kuşlar olacağız. Oysa şimdi bedenimizi bile kaldıramayan kanatlarimiz olmadığı gibi sadece kirlenen ve kirleten ellerimiz var.

    YanıtlaSil